Sonuçta bizi bu filmi izlemeye iten tek şey içimizdeki gülme arzusu idi. Güldük mü.... güldük.
Ama sadece bir kaç sahnede, yani şöyle film boyunca kahkahalara boğulup sinemadan çıkarken yüzümüze yapışmış bir kocaman tebessüm etkisi yaratmadı bizde. Hatta sonlarına doğru bitse de çıksak moduna bile geldiğimi söyleyebilirim.
Filmle ilgili tanıtımlarda yaratılan hava, Recep İvedik tarzı seviyesiz şakalardan kaçınılmış, bir öküz-insan çizgiroman tiplemesinden ziyade içimizden biri (ailesi, işi, arkadaşları ve uzun bir ilişkisi olan) ve başına komik işler gelen biri yaratılmış olmasıydı.
Yaratılmış yaratılmasına da karakter tam oturmamış geldi bana.
Tavır ve davranışları itibariyle, zaman zaman sümsük, zaman zaman gey vari tonlamalarda konuşan -ama tamamen heteroseksüel olduğunu bildiğimiz- ve zaman zaman da "Burhan Altıntop" karakterinden çalıntı konuşma biçimiyle Celal tam tanımlanamaz bir kahramandı.
Ceren çok sevdiğim bir oyuncu olan Ezgi Mola tarafından canlandırılmıyor olsa belki de hiç gitmezdim bu filme, yani en azından gişe hasılatındaki bir biletin sebebi odur:) Yine de daha ön planda olacağı bir senaryo olsaydı çok hoşuma giderdi.
Ceren'in ev arkadaşı için yazılmış karakter feciydi. Ağzı bozuk, her iki lafından biri küfürlü korkunç bir tipti ve hiçbir sahnesinde de beni güldürmedi açıkçası.
Celal'in ev arkadaşı ise Amerikan sitkomlarından özenilmiş de yaratılmış, ciddi tavırlarla espri üreten ama tamamen antipatik görünen ve gereğinden fazla rol almış bir karakterdi.
Ben ne bekliyordum bilmem, zeka ürünü espriler olmayacağını baştan bilerek, belki durum komedisinden iyi bir gülmece ortaya çıkmıştır umuduyla ve fakat özenle yaratılmamış karakterlerin üzerlerine yakışmayan replikleri söyledikleri yine argodan ve küfürden kaçınılmamış 15 yaşüstü bir film buldum.
Filmin en çok beğendiğim bölümü ise açılış jenerik bölümü oldu. Celal ile Ceren'in sevgili oldukları günlerdeki sevimli hatıralarından oluşan sahneler çok hoştu.
Not: İnsanları ağlatmak kolay, güldürmek zordur. Dram türündeki filmleri çoğunluk beğenirken komedi türü çok fazla eleştiri alır.
Çünkü insan olarak zayıf olduğumuz noktalar çoğu zaman örtüşürken bizi eğlendiren şeyler yaşam biçimimize göre çok farklılaşır. Komedi türünde film yapmak cesaret ister.
Celal ile Ceren bana fazla hitab etmemiş olabilir ama belki sizi çok güldürür. İzleyip yorumlarınızı yazmanızı merakla bekliyorum.
2 yorum:
Mesaj alındı kaptan, ben bu filme asla gitmem :)
Başlığı okuyunca şaşrımıştım Sinem bu file niye gitmiş diye ? :) Elitizm yapmak değil amacım ama Şahan Gökbakar Recep İvedik ile nasıl para kazanıldığını öğrendi, en azından bir süre o rotada gider bence. Ama ben potansiyelinin daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Belki 40'ından sonra ondan daha ayakları yere basan işler beklemeye başlayabiliriz.
Yorum Gönder