Her pasajı, her kitapçıyı tekrar tekrar gezsem sıkılmam, oranın atmosferi ve dokusu İstanbul'un başka biryerinde yok benim için.
İmge, Müge, Seda ve ben 4 blogger beraberdik. Sohbet muhabbet, bolca gülmece ile çok güzel bir gün geçirdik.
Ne içtiniz ne yediniz derseniz onlar belki anlatır blogunda:) ben bugün kitapçılara götüreyim sizi, daha doğrusu bugün gözüme çarpan kitap ve kitap raflarına bakalım.
Not: Robinson Crusoe 389 Kitabevi içinde yaşanılası kitapçılardan biri benim için, fotoğrafların çoğu da oradan...
Eski kitap dolu raflar ne kadar büyüleyici bir görüntüdür, hatta içindekiler daha merak uyandırıcı belki de....
Sanatla ilgili kitap rafları buaralar önlerinde uzun süre geçirdiklerim..
Bu da piskopat bir kitap arkadaş... daha doğrusu Marvel takıntılılara deneme testi... 2500 soruluk:)
Bu rafa da bayıldım içinde bir de pembe kapaklı üstünde kedi resimli bir kitap var, fingerprint art adında, çocuklara yönelik parmak boya ile yapılabilecek şekilleri gösteriyor. Çok sevimli.....
Game of Thrones'un bizim için önemi büyüktür....
Bu kitabın kağaı da çok albenili geldi bana, arka kapağındaki yazı da hayli ilgi çekici...
5 yorum:
Aynı zamanda gitmişiz. Ben de bütün kitapçıları gezerim her gittiğimde. Ne ilginç, o kitabı Robinson'un vitrininde gördüm ilgimi çekti içeride de inceledim. Pandora da çok güzel bir kitabevi.
Sevgilerimle :)
Serpil merhaba, keşke hergün dolaşma fırsatımız olsa değil mi.
Kitabın kapağı kadar konusunu da ilginç buldum ya sen:)
Beyoğlu'na her gidişimde bende ilk önce kitapçılara bir uğrarım :) şahanedir, mutluluk vericidir sadece bakmak bile.
Öyle, gerçekten.
Benim çocukluğum geçti oralarda, çok anım var, o zamandan beri hâlâ ayakta kalan dükkanlar var. İnci Pastanesi'nin yeni yerine de baktım, henüz açılmamış.
Kitapta anlatılan kişilerden adını hiç duymadıklarım var, merak ettim onları.
Görüşmek üzere :)
kitapların kokusunu içime çektim :)
Yorum Gönder