10 Nisan 2012 Salı

Incendies (2010) - Böyle final olur mu?

Yönetmen: Denis Villeneuve
Oyuncular: Rémy Girard, Lubna Azabal, Mélissa Désormeaux-Poulin
2010 En İyi Yabancı Film Oscar Adayı
Imdb Puanı: 8.1

Bir tiyatro oyunundan uyarlanarak sinemaya aktarılan trajik bir hikaye.
Film 70'lı yıllarda yaşanan Lübnan iç savaşını flashback yöntemiyle günümüzle birleştirerek iki kuşağın hikayesini anlatıyor.

Kanada'da yaşayan Lübnan asıllı Hıristiyan Newal Marvan adlı kadının geçmişte Lübnan'da yaşadıklarını, genç ikiz çocukları aracılığıyla geçmişe dönük olarak öğreniyoruz.

Annelerinin ölümüyle kendilerine vasiyet kalan biri hiç bilmedikleri üvey ağabeylerine ve diğeri yine hiç tanımadıkları babalarına yazılmış mektubu onlara teslim etmek üzere almaları ve ikisinin izlerini bulmak için günümüz Lübnan'ında geçmişin trajik savaş dönemini ve annelerinin yaşadıklarını yavaş yavaş ortaya çıkarmalarını konu alıyor film.

Bir iç savaşın, beraber yaşayan farklı dinde, ırkta ve inançtaki insanları nasıl birbirine düşürdüğü, canileştirdiği ve çoluk çocuk demeden katliama sebebiyet verdiğini fonda izlerken ön planda bu ortamda bir kişinin hayatında trajik tesadüflerle korkunç bir hayat yaşatabildiğini gösteriyor film.

Çoğu sinema otoriteleri tarafından çok iyi eleştriler alan film günümüz dünyasında halen yaşanmakta olan iç savaşlara dikkat çektiği için bu yönüyle de izlemeye değer bence de.

Finalinin ağırlığı altında ezilen pek çok seyirci olduğuna eminim. Hikayenin bu şekilde bitirilmesi, insanların trajik hikayeleri sevmesinden ve bu son ile filmin akıllarda kalıp başarı sağlaması düşünülmüş olabilir mi acaba dedirtiyor bana.

Çünkü bazı algıların film boyunca olana bitene değil de finalle gelen nokataya puan verdiğini düşünüyorum. Böyle olunca bu finali görüp müthiş bir filmdi diyecek pek çok kişi olacaktır.
Son olarak, finale çok taktım ama, bu final olmasaydı da bence çok iyi filmdi pek çok yönden. Bizi Lübnan'a götürdü hem bugün hem de 35 yıl öncesine.

Not: Hikayenin bir kısmı Souha Bechara adlı Lübnan'lı bir kadın'ın hayatından alıntılanmış. "My life for Lebanon" adlı otobiyografisi yayınlanan Souha Bechara ile filmdeki Newal arasındaki benzerlik suikast girişimi ve hapishane yaşamı. Çocukları ile ilgili bilgi bulamadım.
İlgilenenler için birkaç link burada.
http://www.counterpunch.org/2004/01/10/a-review-of-resistance-my-life-for-lebanon/
ve http://en.wikipedia.org/wiki/Souha_Bechara

2 yorum:

Estar Abi dedi ki...

Aslında bu filmin lineer bir kurgusu olmadığından bir girişi, bir gelişmesi ya da bir finali var diyemeyiz. Bizim final olarak gördüğümüz şey aslında flashbackler sonucunda ulaşılan son bilgi. Neval Marvan'a göre bu hikayenin finali havuzda karşılaşma anı iken, çocuklar ve bizim için son kareler final gibi görünüyor.

Çarpıcı bir son içeren filmlerde gerçekçilik aramak yeterli olacaktır. Savaş tarihi bundan daha beter trajedilere sahne olmamış mıdır? Neval'in başına gelenler acıdır, vurucudur ama nihayetinde savaş kadar gerçektir.

Canım Kardeşim'in finalinde Kahraman'ın iyileşmesi gerçekçi olur muydu?

Sinem Ergun dedi ki...

Haklısın savaşın sebep olduğu trajediler aslında bunlar. Olmayacak bir hikaye de değil elbette, zaten film baştan aşağıya trajik olaylarla dolu, filmin açılılış sahnesinde başlıyor kötü kaderi kadının. Ama yine de bu kadar vurucu bir son hazırlanmış olması bana "niye" dedirtiyor. Biz zaten iç savaşın bütün felaketlerini sırasıyla izlemiş oluyoruz hikayede.. Etkileyici bir sonmu evet etkileyici. Herhade mesajı kuvvetlendirmek için böyle bir seçim yapıldı. Yapılmasaydı da olurdu benim için.